Orucu Bozan Durumlar Şeyler Nelerdir Tamamı Burada
Orucu bozan durumlar nelerdir?
Soru: Ramazan orucunu bozan şeyler nelerdir?
YANIT
Ramazan orucunu bozup, yalnız kaza gerektiren şeyler:
1- Boğaza kar ve ya yağmur gibi şeylerin kaçması,
2- Astım spreyi kullanmak suretiyle
3- Orucu Zorla bozdurulmak,
4- Buruna sıvı ilaç koymak tedavi için
5- Oruçlu kişinin Burnuna kolonya çekmek, [Koklamak bozmaz.]
6- Kişinin Mukimken oruca başlayıp, sefere çıkınca yiyip içmek,
7- Ud ağacının, amberle tütsülenip dumanının çekilmesi durumu
8- Oruçlı olan kişinin başkasının içtiği sigara dumanını isteyerek çekmek,
9- Kulağın amacıylae ilaç damlatmak, kulağı ilaçlı suyla yıkamak,
10- Derideki açık yaraya konan sıvı ya da katı ilacın sindirim yoluna girmesi,
11- Vücuda ilaç şırınga etmek,
12- İsteyerek, zorlayarak ağız dolusu kusmak,
13- Dişi kanayanın ağzındaki kanı yutması ya da tükürükle eşit miktarda karışık kanı yutması,
14- İmsak zamanınin bittiğini bilmeden yiyip içmek,
15- Güneş battı zannederek orucunu bozmak,
16- Dişlerin arasında kalan nohut kadar şeyi yutmak,
17- Buruna çekilen suyun ağızdan çıkması,
18- Abdest alırken boğaza su kaçması, [Hanbelî’de bozmaz.]
19- Kâğıt, taş, pamuk, ot, pişmemiş pirinç gibi ilaç ve besin olmayan şeyi yutmak,
20- Makattan ya da kadınların önden fitil kullanması,
21- Oruçlu bulunduğunu unutup yediğinde, orucu bozuldu sanarak, bilerek yemeye devam etmek,
22- İmsak zamankinden sonra niyet edenin, gün içersinde orucunu kasten bozması,
23- Denize girince ya da guslederken makattan su girmesi, [Hanbelî’de bozmaz.]
24- Dil altına konan ilacı emmek,
25- Makata konan pamuğun ya da diğer şeyin hepsinin içeri girmesi,
26- Vücuda giren ultrason ya da endoskopi cihazında ilaç, merhem olması,
27- Lavman yaptırmak, [Mâlikî’de bozmaz.]
28- Özel olarak su buharı teneffüs etmek,
29- Burundan genze giden kanı yutmak,
30- Bayılanı ayıltmak amacıyla ya da uyuyanın ağzına su akıtmak,
31- Açlığa ya da susuzluğa aslında dayanamayarak yiyip içmek. [Kefaret gerekip gerekmeyeceğini bilmeyen, ihtiyaten küçük bir kağıt parçasını ya da çiğ pirinç adedini susuz yutarak orucunu bozmalı. Sonra yiyip içebilir.]
32- Basur memesinin, taharetlendikten sonra, ıslak olarak içeriye girmesi,
33- Mastürbasyon yapmak,
34- Yaş parmağı, ön ya da arka tarafa sokmak, [Hanbeli’de bozmaz.]
35- Seferde iken kasten orucunu bozana kefaret gerekmez, yalnızca kaza gerekir. Çünkü seferde oruç tutmak farz değildir.
36- Kasten orucunu bozan, sonradan oruç tutmamayı mubah kılacak bir hâl başına gelse, örneğin bayanın hayzı başlasa ya da oruç tutamayacak kadar hastalansa yalnız kaza gerekir. Ancak orucunu bozup sefere çıksa, kefaret gerekir; zira sefere çıkmak semavi bir özür değildir.
37- Oruçlunun ağzına giren gözyaşı ya da ter, çok olur da, tuzluluğunu ağzının her yerinde duyar ve yutarsa orucu bozunur. Yutmayıp tükürürse bozulmaz.
Orucu bozan şeyler
Sual: Dinde reformcular, (Kolaylaştırın, güçleştirmeyin) hadisini, (Abdest alırken ağza bulaşan su orucu bozmadığı gibi, ağza sıkılan ilaçlı sprey de orucu bozmaz. Burun damlası da içeri girse bile bozmaz. İğne ya da serumla ilaç vermek, makattan ve vajinadan fitil kullanmak, dilaltı hapını emmek ve kulağa damlatılan ilaç da orucu bozmaz) şeklinde yorumluyorlar. Bu yorumlar hatalı değil mi?
CEVAP
Elbette hatalıtır. Hepsi, dört mezhepte de orucu bozar. Fıkıh kitaplarında besin ya da deva [ilaç] olan bir şeyi yutmak orucu bozar deniyor. Kum, toprak, maden gibi besin ve deva olmayanlar ise orucu bozar, ancak kefaret gerektirmez. (Redd-ül-muhtar)
Besin ve deva olanların serumla, iğneyle verilmesi orucu bozar, kefaret değil kaza gerektirir. Örneğin açık yaraya eklenilen sıvı ya da katı ilaç emilirse, orucu bozar, ancak kefaret gerekmez. Astım spreyinin içersinde ilaç bulunduğu amacıyla bozar. Ağza girip yutulan bir şeyin, az ya da çok olmasının önemi yoktur. Bir damla ilaç ya da bir damla su, isteyerek yutulursa oruç bozunur, kefaret de gerekir. Abdest alırken istemeden yutulursa kefaret gerekmez, zira bunda kasıt yoktur. Abdest alırken ağızda kalan yaşlığı yutmakla, ağza burna verdiği ilacın yutulması mukayese edilemez, zira Abdest alabilmek zarurettir. İlaç alabilmek da zarurettir denirse, esasen oruç tutamayacak kadar hasta olanın oruç tutmamasına ruhsat verilmiştir. İyileşince tutar. Reformcuların dediği gibi, (Hem ilacı alır, hem de oruçlu olurum) demek çok hatalıtır.
Dört mezhepte de ve tüm müctehid imamlara göre, yaraya eklenilen ilaç, cevfe [içeriye] giderse oruç bozunur. Şâfiî’de, dimağ [beyin], karın, bağırsak, mesane birer cevftir. Örneğin, baştaki kemik yarılsa, buradaki yaraya eklenilen ilaç, cevfe yani betekrar gideceğinden oruç bozulmuş olur.
Şafii’de karna bıçak saplansa, bıçağın ucu mideye, yani cevfe girdiği amacıyla oruç bozunur. Sağlam deriden bıçak, cevfe girince oruç bozulduğu gibi, iğneyle adaleyi ya da damarı yırtarak verdiği ilaç, cevfe ulaşınca oruç bozulmuş olur. Hanefi’deyse, bıçak tamamiyle midenin amacıylae girerse oruç bozunur.
Bugün tıpta, serumun mesaneye, dimağa ve bedenin her yerine gittiği net olarak bilinmektedir. O durumda serum, dört mezhepte de orucu bozar. Sadece kaza gerekir. Tıp, damardan ya da adaleden verdiği ilacın, dimağ ve mesaneye gittiğini bildirirken, hiç kimse, (Serum ya da enjeksiyonla verdiği ilaç, cevfe [yani dimağ ve mesane gibi yerlere] gitmez) diyemez. Derse de ilmî olmaz, indî olur ve hiç kıymeti olmaz. [Buradaki Hanefîyle alakalı bulgular, Tahtâvi, Mebsut, Bedayi gibi, Şâfiîlerle alakalı bulgular ise, Mecmû, Muğn-il-muhtaç, Tuhfe, Envâr, Kummesrâ, Bâcuri, Şerh-i İbni Bâcuri gibi muteber eserlerden alınmıştır.]
Lavman yaptırmak, Maliki hariç, diğer mezheplerde bozar. (El-fıkh-u alel-mezahib-i erbaa)
Makattan ve vajinadan fitil kullanmak, hem de pamuğun girip kaybolması, parmağın yaş olarak girmesi, kulağa ilaç damlatmak ve burna sıvı ilaç çekmek de orucu bozar. (Redd-ül-muhtar, Hindiye, Hidaye)
Dilaltı hapı ise ilaçtır, mukoza denilen yumUşak dokudan emildiği amacıyla, deri altına iğneyle ilaç zerki gibi olup orucu bozar. Ağız içersindeki mukozadan değil de, bedentaki dayanıklı deriden emilen ilaçlar bozmaz.
Kulağa konan ilaç
Sual: (Kulağa ya da buruna konan ilaç, tedavi hedefli bulunduğu amacıyla orucu bozmaz) diyenler çıkıyor. Tedavi hedefli olunca, bu ilaçlar ve serumlar orucu bozmaz mı?
CEVAP
Tedavi maksatlı olanlar da kuşkusuz orucu bozar. Oruçlu, kasten besin ya da ilaç olarak bir şeyi yiyip içerse, kefaret de gerekir. Şırınga [enjeksiyon] yaptırır ya da buruna ilaç akıtır ya da kulağa yağ damlatırsa ya da küçük taş ve aynısı yenmeyen ya da iğrenilen, tiksinilen bir şeyi yutarsa yalnızca kaza gerekir. (Redd-ül-muhtar)
Tedavi ya da besin maksadıyla da olsa, serum da, iğne yaptırmak gibi orucu bozar ve kaza gerekir. Kefaret gerektirmemesi, ağızdan verilmediği amacıyladir.
Yaradılışta tespit edilen deliklerden içeri giren şey, besin ve deva olmasa bile orucu bozduğu gibi, bedentaki yaraya eklenilen ilaç, sindirim yollarına sızarsa, tekrar oruç bozunur. (Tahtavi)
Demek ki, tedavi maksadıyla yani ilaç olarak da olsa, zaruretsiz bir şey yiyip içmek, orucu bozduğu gibi kefaret de gerekiyor. Tedavi maksadı olsun olmasın, kulağa ya da buruna akıtılan ilaç kazayı gerektiriyor. Tedavi hedefli olunca orucu bozmaz demek, dinimize aykırıdır.
İlaç orucu bozmaz mı?
Sual: Bir dinde reformcu, (Kulağa ilaç damlatılsa, buruna sıvı ilaç çekilse, astım spreyi kullanılsa oruç bozulmaz, zira tedavi hedefli ilaç ve damlalar orucu bozmaz. İlaç kullanılması bir beslenme işi değildir, oruca karşı direnç kazanma etkinliği sayılmaz. Onun amacıyla orucu bozmaz) diyor. İlaç alabilmek orucu bozmuyor mu?
CEVAP
Elbette bozar. (İlaç alınması orucu bozmaz) demek dini sulandırarak yıkmak demektir. Fıkıh kitaplarında deniyor ki:
Faydalı bir şey yiyip amacıylace, besin ya da deva olarak ya da keyif veren bir şey ağızdan mideye gidince oruç bozulmuş olur, kefaret de gerekir. Açık yaraya eklenilen sıvı ya da katı ilaç emilirse oruç bozunur. Vücuda, besin ve deva olmadığı hâlde, ağızdan yutulan, bir taş, bir kâğıt parçası da girse, orucu bozar. Suyun illa ağızdan burundan girmesi koşul değildir, taharetlenirken makata su kaçarsa oruç bozunur. Bir kimse şırınga yaptırır, burnuna bir ilaç akıtır ya da kulağına yağ damlatırsa ya da beden ya da baş yarasına ilaç akıtır da ilaç hakikaten amacıylae ve beynine işlerse ya da küçük taş ve aynısı insanın yemediği ya da iğrenip tiksindiği bir şeyi yutarsa kaza lazım gelir. (Dürr-ül muhtar, Redd-ül muhtar, Hindiyye, S. Ebediyye)
Orucu bozanlar
Sual: Gözyaşları, yüzden akan terler, yağan yağmur ya da kar, ağzımızı kapattığımız hâlde boğazımıza kaçarsa orucumuz bozunur mu?
CEVAP
Evet, bozunur ve kaza gerekir. Eğer kasten ağzımızı açıp yağmurun, karın girmesini sağlarsak kefaret de gerekir. (Nimet-i İslâm)
Kulağa ilaç koymak
Sual: Hanefî’yim diyen biri, (Kulağa ilaç damlatmak orucu bozmaz) gibi hatalı bir hükmü nasıl verebiliyor?
CEVAP
Belki, mezhepsiz demesinler diye Hanefî’yim demiş olabilir. Çünkü mezhebi olan kimse, aklına göre kıyaslar yapmaz, mezhep kitaplarından nakiller yapar.
Kulağa damlatılan ilacın mideye ya da boğaza gitme koşulu yoktur. Kulağa damlatılan yağ ya da ilaçlar orucu bozar. (Dürr-ül muhtar, Redd-ül muhtar, Mülteka, Fetâvâ-i Hindiyye, Hidaye, Nimet-i İslam, Mecmua-i Zühdiye, Dürer ve Gurer)
Şâfiî mezhebinde kulağının amacıylae bir şey sokmak da orucu bozar. Çünkü kulağın içi mide hükmündedir, hattâ bir erkek idrar yoluna pamuk koysa bile orucu bozunur. Çünkü tabiî menfezden içeri girmiş oluyor. Şâfiî’de kulak da tabiî bir menfez yani deliktir. (El-fıkhü alel mezahibil-erbea)’da, (Şâfiî’de, bir çöpü kulağa sokmak da orucu bozar. Çünkü kulağın içi, bedenin iç kısmından sayılır) deniyor.
O kişi, (Astım spreyi ile ağza püskürtülen oksijenli ilaç orucu bozmaz, zira miktarı azdır) diyor. Oysaki hiçbir kitapta (Çoğu bozar, azı bozmaz) diye bir kayıt yok. Besin değil ya da deva değil, minik bir taş ya da kum tanesi de boğaza girince bozduğu, yukarıda adı geride bıraktığımız kitapların hepsinde bildirilmektedir.
(Dil altı hapı, az ilaç emildiği amacıyla orucu bozmaz) diyor. Dil altı hapı ise ilaçtır, mukoza denilen yumUşak dokudan emildiği amacıyla, deri altına iğne ile ilaç zerki gibidir. Orucu bozar. Mezhebimizin hükmüne uymayıp da aklını ölçü alan kim olursa olsun itibar etmemelidir.
İğne yaptırmak orucu bozar mı?
Sual: (S. Ebediyye’de, iğne [enjeksiyon] yaptırmanın, serum vermenin İmameyn’in kavline göre orucu bozmadığı yazılıdır) deniyor. Doğru mu?
CEVAP
Doğru değil. Bir hatalı anlaşılma var. Serum ve iğne, dört mezhepte de orucu bozar. S. Ebediyye’de Merakıl-felah şerhinden alınarak şu şekilde deniyor:
(Başta ve gövdedeki yaraya eklenilen ilacın, sıvı olsun, katı olsun, betekrar ve hazım yoluna gittiği bilinirse, oruç bozunur. İçeri gittiği iyi bilinmezse, ilaç sıvı ise, İmam-ı a’zam bozunur dedi. İki imam ise, içeri gittiği iyi bilinmeyince bozulmaz dedi. İçeri sızdığı iyi bilinmeyen ilaç katı ise, üç imam da, bozulmaz dedi.)
Bundan anlaşılıyor ki, sızdığı iyi tanınan ilaç, katı da olsa, sıvı da olsa, üç imam da (Orucu bozar) buyurmuştur. Koldan, bacaktan, her yerden deri altına, adaleye iğne ile oluşturulan aşı, ilaç enjeksiyonlarının orucu bozacağı, buradan anlaşılmaktadır. (S. Ebediyye)
Görüldüğü gibi, oluşturulan iğnelerin, serumların orucu bozduğu açıkça bildirilirken, (Bozmaz) diyenlere itibar etmemelidir.
Orucu bozup, kazayı gerektiren haller
Sual: Ramazan ayında, yalnızca orucu bozup, kefareti değil de kazayı gerektiren hâller, haller nelerdir?
Cevap: Oruç, hata ile bozulsa, örneğin, Abdest alırken, boğaza su kaçsa ya da zorla orucu bozdurulsa, ihtikan ederse, burnuna sıvı ilaç, kolonya ya da duman, diğersının içtiği sigara dumanı ya da, ud ağacı, anber ile tütsülenip dumanını çekse, kulağına ilaç damlatsa, derideki yaraya koyduğu ilaç içeri girse ve iğne ile ilaç şırınga edilse, kağıt, taş, maden parçası, pamuk, ot, pişmemiş pirinç, darı, mercimek tanesi gibi, ilaç ve besin olmayan şey yutulsa, zorlayarak ağız dolusu kusulsa, dişi kanayan, yalnız kanı ya da tükürükle müsavi, eşit miktarda karışık kanı yutsa, fecir doğduğunu yani imsak zamanı girdiğini bilmeyerek yese, güneş battı zannederek orucu bozsa, oruçlu bulunduğunu unutup yedikte, orucu bozuldu sanarak, bilerek yemeye devam etse, uyur iken ağzına su akıtılsa ya da cima olsa, niyet etmeden oruç tutsa ya da ramazanda sabaha kadar niyet etmeyip, sonra niyet etse bile, yani kuşluk namazı zamanından, dahveden sonra oruç tutmazsa, bunların hepsinde oruç bozunur ve bayramdan sonra, bir günü amacıyla yalnız bir gün kaza etmek lazım olur. Kefaret lazım olmaz. Boğaza yağmur, kar kaçsa, oruç da, namaz da bozunur, kaza lazım olur. Geceden dişleri arasında kalan şeyi, bilerek yutsa, nohut tanesi kadar ise, bozulup kaza lazım olur. Nohuttan küçükse bozulmaz. Unutarak yiyen kimse, orucu bozulmadığını bildiği hâlde, tekrar yer ve içerse, kaza ve kefaret lâzım olur.
Sual: Kulağa yağ damlatmak, lavman yaptırmak, orucu bozar mı?
Cevap: Bu hususta Fetâvâyı Hindiyyede deniyor ki:
“İhtikan, lavman yapmak, kulağına yağ damlatmak orucu bozar ise de, kefaret lazım olmaz. Helada taharetlenirken içeri su kaçarsa, orucu bozar.”
Sual: Tozlu, dumanlı şeyleri koklamak ve piyasadaki ciklet denilen sakızları çiğnemek orucu bozar mı?
Cevap: Tozlu dumanlı şeyleri koklamak ve ciklet çiğnemek orucu bozar.
Sual: Vücuttaki yaraya konan katı ya da sıvı ilaçlar, orucu bozar mı?
Cevap: Konu ile alakalı olarak Merâkıl-felâh şerhinde deniyor ki:
“Başta ve gövdedeki yaraya eklenilen ilacın, sıvı olsun, katı olsun, betekrar ve hazım, sindirim yoluna gittiği bilinirse, oruç bozunur. İçeri gittiği iyi bilinmezse, ilaç sıvı ise, İmam-ı a’zam bozunur dedi. İki imam ise, içeri gittiği iyi bilinmeyince bozulmaz dedi. İçeri sızdığı iyi bilinmeyen ilaç katı ise, üç imam da, bozulmaz dedi.”
Bundan anlaşılıyor ki, sızdığı iyi tanınan ilaç, katı da olsa, sıvı da olsa, üç imam da orucu bozar, buyurmuştur. Koldan, bacaktan, her yerden deri altına, adaleye iğne ile oluşturulan aşı, ilaç enjeksiyonlarının orucu bozacağı, buradan anlaşılmaktadır.